top of page
Ara
  • Yazarın fotoÄŸrafıGeoSapiens

TIBBIN GELECEĞİ


Dikkat, burada yazılanlar bilim kurgu filminden ya da ütopik senaryolardan alınmış değildir. Burada söz konusu olan %100 bilimdir, kurgu değildir ve fiziğin tüm yasalarıyla tutarlıdır. New York Üniversitesi’nde teorik fizikçi olan Michio Kaku dünya çapında, mesleklerinin zirvesinde olan 300 bilim insanıyla görüşmeler sonucunda Geleceğin Fiziği adından bir kitap hazırlamıştır. Kitap tıptan bilgisayarlara, uzay teknolojisinden enerjinin geleceğine kadar daha bir sürü alandaki çalışmaları ilk elden tanıklık etme şansına ulaşmıştır. Tüm bu araştırma alanları 2100 yılında nerede olacaktır sorusuna cevap aramaktadır. Burada yazılanlar kitabın bölümlerinden birisi olan Tıbbın Geleceği adlı bölümün özet ve can alıcı halidir. Tıp alanındaki gelişmeleri ve gelecekteki tıp dünyasını ve insanlığa olan katkısını birinci elden dinlemeye hazır olun.


Michio Kaku - Teorik Fizikçi - New York Üniversitesi
Michio Kaku - Teorik Fizikçi - New York Üniversitesi

Günden güne yaşlanıyoruz ve hasta oluyoruz. Peki bunun önüne geçmek mümkün mü? Evet demeye yakın cevaplarımız oluşmaya başladı bile. Doku Mühendisliği alanı sayesinde kendi hücrelerimizden üretilecek yeni organlar üretebilir ve onları kendimiz için sipariş edebiliriz. Bu da demek oluyor ki insan beden mağazasını oluşturabiliriz.


Doktor bir organdaki hastalığı iyileştiremediği takdirde tek yapmanız gereken onun yenisini üretip yenisiyle değiştirmek olacaktır. Bu durum zaten dünya çapında belli bir noktaya kadar yapılmaktadır. Bilim insanları laboratuvarda sizin kendi hücrelerinizden, deri, kan, kan damarları, kıkırdak, kalp kapakçıkları, kemik ve kulak üretebilmektedir. İlerleyen zamanlarda tamamen sizin hücrelerinizden üretilmiş daha kompleks fonksiyonlara sahip organlara da erişim sağlanacaktır.


Doku Mühendisliği alanında yapılan çalışmalarla ABD Ordusu çok yakından ilgilenmektedir. Bunun sebebi açıktır. Savaş hallerinde daha az asker kaybı vermek.



*İlk insanların 1000 lerce yıl yaşadığını düşünenler bilmelidirler ki 1900'lü yılların ABD'sinde ortalama insan ömrü 49 yıldı. Günümüzde ise 80 yıl civarındadır. ABD'de % 39,2 oranında artan ortalama insan ömrü tarihte ilk kez bu yüzyılda gerçekleşti.


Artık, İnsan genom projesiyle bir kişinin tüm gen dizilimini elde etmek ve onu bir CD’ye ya da bir çipe sığdırmak mümkün. Bu gen dizilimizi prensipte sizin birebir kopyanızdır. Bu gen dizilimi sayesinde aynı kişiyi tekrardan oluşturmak bile mümkündür. İşin heyecan verici kısımlarından biri ise bu gen dizilimine bakarak kalıtımsal bir hastalığınızın olduğu anlayabilir hatta bu hastalığa sahip genin tam olarak konumuna ulaşabilirsiniz. Bu sayede de bir hastalık bir sonraki nesile aktarılmadan yok edilebilir.



Hatta böyle bir durum suç önleyici görevler içinde kullanılabilir. Bir suçlunun geride bıraktığı DNA’sından elde edilen bilgilerle o kişinin birebir kopyası oluşturulabilir ve o kişiyi %100 hatasız olarak tespit edebiliriz. Kim bilir belki de bu yüzyılın sonunda suç oranı dünya çapında büyük oranda düşebilir.


Doktora gidip muayene olma durumunuz değişebilir. İlerleyen zamanlarda doktorunuzla evinizden görüntülü bir şekilde konuşacaksınız. Evinizde, sizin tüm vücudunuzu tarayacak fonksiyona sahip aletler olacak ve hastalığınızı anında teşhis edecek. Bu teşhis geleceğe dönükte olacaktır. Vücudunuzda herhangi bir tümör oluşmadan yıllarca evvel teşhis edilecektir. Eğer kanser belirtisi dahi nanoparçacıklar sayesinde gerekli ilaçlar kan dolaşımınıza enjekte edilecek ve doğrudan kansere güçlü bir mücadele oluşacaktır. Michio Kaku der ki ‘’bugünün kemoterapisine, geçen yüzyılın sülüklerine baktığımız gibi bakacağız’’…



İnsan Ömrünün Uzaması


Peki sağlık alanında ki bunca devrimsel olaylar insan ömrünü uzatabilir mi? Bu konuyu çok kısa bir özet olarak geçmek istiyorum.

*Doku mühendisliği ve kök hücre yöntemleriyle hasta ve eski organların yerine yenisini büyütmek/üretmek

* Hücre onarım mekanizmaları geliştirmek ve biyolojik saati geri almak.

*Yaşlanma geni üzerinde değişiklik yapıp gen terapisini kullanmak.

*Kanser gibi hastalıkları daha probleme dönüşmeden yıllar öncesinden tespit edip tedavisini uygulamak.

*Daha sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek(egzersiz ve iyi bir diyet)

Yukarıda yapılan bu açıklamalar insan ömrünün uzaması için yapılması gereken ve aslında yapılmaya başlanan yöntemlerdir.


Daha sağlıklı ve uzun ömürlü olmak elbette nüfusun artışına da sebep olacağından akıllara dünyadaki kaynakların nüfusa yetip yetemeyeceği sorusu gelmektedir. Bunun için bilim insanları da artan nüfusu besleyebilmek adına biyoteknolojik ürünler geliştirip bir çare bulma arayışındadır.

Bilimin Kötüye Kullanımı


Bilimsel gelişmeler art niyetli insanların elinde bir silaha dönüşebilir. Bu duruma yalnızca bir kaç örnek vermek istiyorum. Genetik mühendisliğini daha güçlü ve daha itaatkar asker yetiştirmek için kullanmak isteyecek kötü niyetli dikdatör yöneticiler olmak isteyebilir.


Laboratuvar ortamında geliştirilen biyolojik ve kimyasal silahlar insanlık için büyük tehlike oluşturabilir.


Ne olursa olsun bilimin bu denli baş döndürücü gelişimine tanıklık etmek benim için tarifsiz ve soluk kesici bir duygudur.



Faydalanılan kitap: Michiou Kaku - Geleceğin Fiziği


43 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page